Emekli astsubaylar, Ulus'tan iktidara seslendi: "Astsubaylar korku eşiğini aştı, ölümden de zulümden de korkmuyoruz"
Emekli astsubayların Niğde'den Ankara'ya başlattıkları yürüyüş Ulus Meydanı'nda tamamlandı. Astsubay İnisiyatif Hareketi öncülüğünde emekli astsubaylar, Ulus Meydanı'nda yaşadıkları ekonomik zorluklara, tazminat haklarındaki eşitsizliklere dikkat çekti, sorunlarının çözümünü istedi. İnisiyatif adına açıklama yapan Levent Ulucan "Astsubaylar korku eşiğini aştı, ölümden de zulümden de korkmuyoruz" dedi.
Assubay İnisiyatif Hareketi öncülüğünde Niğde Şehit Astsubay Ömer Halisdemir anıt mezarının önünden Ankara'ya yürüyüş başlatan emekli astsubaylar yaklaşık 400 kilometrelik yolu tamamladı. Emekli astsubaylar Ulus Meydanı'nda yaşadıkları sorunları dile getirdi.
Emekli astsubayların eylemine CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Yankı Bağcıoğlu, Ata Partisi Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, Demokrat Parti Milletvekili Cemal Enginyurt katıldı.
İnisiyatif adına yapılan basın açıklamasını okuyan Levent Ulucan
"Haksızlığa karşı artık feryat ediyoruz" diyerek şu açıklamalarda bulundu:
"Biz vatanımıza ölümüne sevdalı, devletimize koşulsuz bağlıyız, Silahlı Kuvvetler ebedi yuvamızdır ancak; haksızlığa karşı artık feryat ediyoruz. Cafer Demir, Levent Keleş, Fatih Kozan, Kamil Başyiğit, meslektaşlarımız gururumuz Astsubay Ömer Halis Demir'in anıt mezarından Ankara'ya 29 Eylül' den başlayarak 17 Ekim'e kadar 400 kilometreyi her adımda kahır, her adımda isyan içinde hepimiz adına, haksızlığa karşı yürüdüler. Özlük haklarımız 50 yıl öncesinin gerisinde kaldığı için, emekli maaşı bağlama oranı görevde iken alınan maaşın yüzde 40'ın altına düştüğü için, bir albay emekli olduğunda göreve yeni başlayan bir teğmen kadar emekli maaşı alırken, emekli olan kıdemli başçavuş göreve yeni başlayan astsubayın maaşının neredeyse yarısını bile alamadığı için, bombayı imha eden astsubaya değil, imha emrini verene subaya tazminat ödendiği, o bombayı imha için canın her parçasını vatan topraklarına armağan eden astsubaylara hiç tazminat vermediği için itirazımız var. Açlığa yoksulluğa mahkum edilip, geçmişteki saygınlığımızla uyuşmayan işlerde çalışmak zorunda kaldığımız için, bu gün vatani görevini yapmak üzere gelen erlerin neredeyse yüzde 70'i lisans mezunu iken inatla ve ısrarla astsubaylardan lisans düzeyinde eğitimin esirgendiği için itirazımız var. Görevdeyken arkamızda karlı dağlar gibi duran evlerimizi, evlatlarımızı emanet ettiğimiz eşlerimize emeklilikte huzurlu bir hayat sunamadığımız için kahroluyoruz ve onlar adına sesimizi en yüksek perdeden haykırıyoruz, itirazımız var. Son 20 yıldır gerek askeri gerek bürokrasi gerekse sivil bürokrasi defalarca söz vermesine milli savunma bakanları çözüm için söz verip sözlerinde durmayıp astsubayların onurlarıyla oynadıkları için hepsine itirazımız var. Yarın seçim sandığı önümüze geldiğinde ailemizle eşimiz dostumuzla bize yaşattıkları acıları seçim sandığında biz de onlara yansıtacağız, o sandıktan itirazımız çıkacak. Sözümüz söz olsun. İnsan olmak haksızlığa boyun eğmemektir, adaletsizliğe boyun eğmiyoruz. Kutsal isyanımız haklarımızı alana kadar sürecektir. Astsubaylar korku eşiğini aştı, ölümden de zulümden de korkmuyoruz."
"Onurumuzla oynayanların yalanlarını yüzlerine vurmak için yürüdüm"
Niğde'den Ankara'ya yürüyen emekli astsubay Cafer Demir ise haklarını alana kadar hareketin devam edeceğini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Ben 54 yaşındayım. Niğde'den Ankara'ya yaklaşık 400 km yürümek için yola çıktık ve sizlerden aldığımız güçle yürüdük. Ayaklarım, vücudum pes etti ama yürüdüm. Atttığım her adımda sizlerin desteği içimde yılların kırgınlığı ile haksızlıklara duyduğum öfke ile hepimizin adına yürüdüm. Mazlum bir toplumun sesini duyurmak haksızlığa isyan için söz verip çocuk kandırır gibi sözünü tutmayanların onurumuzla oynayanların yalanlarını yüzlerine vurmak için yürüdüm. Yuvamız silahlı kuvvetlerinde adalet olsun aidiyet olsun ordumuzun unsuru her zaman güçlü olsun diye yürüdüm. Yol boyunca üzerime aldığım sorumluluğun bilinci ile binlerce astsubayın desteğini hissederek sizlerin varlığını yanımda hissederek yürüdüm. Adaletsizliğe karşı yürüyüş burada sonlanmadı yeni başladı. Haklarımızı alana kadar bu hareket devam edecek."
Murat Bakan: Sizi bu duruma getirenler utanmalıdır
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e seslendi. CHP'li Bakan, "Her şeyden tasarruf edebilirsiniz Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının haklarından tasarruf edemezsiniz" diyerek şunları söyledi:
"17 Ekim'de astsubaylar bayram yapmalıydı eğlenmeliydi. 17 Ekim astsubaylar gününü kutlamalıydık. 17 Ekim'de astsubaylar yürüyüş yapıyor, haykırıyor. Astsubayı buraya getiren bir hak arama mücadelesi içinde bırakan, sizi bu duruma getirenler utanmalıdır. Astsubayın olması gereken yer meydanlar değil. Dünyanın her yerinde emekli askerler en saygın insanlardır. Bizim emekli astsubayımız bizim mehmetçiğimiz ABD'nin askerinden daha mı az kıymetli. Tüm cephelerde savaşmış, çocuğunun doğumunu görememiş o şerefli üniformayı taşıyan bir emirle ölüme giden şerefli Türk astsubayını buraya hak arama mücadelesi için getirenler utansın. Yukardakilere sesleniyoruz Mehmet Şimşek sen utanmalısın, Milli Savunma Bakanı Mehmet Güler sen utanmalısın. Her şeyden tasarruf olur, tasarruf tedbirleri her şeyden tasarruf edebilirsiniz bir şeyden tasarruf edemezsiniz Türk Silahlı Kuvvetler'inde çalışan emek veren alın teri ile mücadele eden astsubayın hakkında, TSK mensuplarının haklarından polisin, jandarmanın haklarından tasarruf edemezsiniz. Onlar varsa biz evimizde rahat uyuyoruz. Astsubayın adalet mücadelesi nereye kadar gidiyorsa oraya kadar gideceğiz."
İdris Şahin: O Beştepe'de oturan sayın Erdoğan da sesinizi mutlaka duymalı
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin ise iktidarın emekli astsubayların sesini duyması gerektiğini belirterek, "Astsubayların sırtından yıllarca şerefli Türk ordusunun en üst noktasına kadar gittiniz. Onların alın terini emeğini hiçe sayarak bakanlık, komisyon başkanlığı yaptınız. Şimdi bunlar hakkını istiyorlar, onlar Ulus Meydanı'nda diyorlar ki 'sürünüyorüz, çalışırken ölmemek emekliyken yaşamak için sürünüyoruz. Duyun sesimizi' diyorlar. Değerli emeklilerimiz sadece Savunma Bakanı ve Komisyon Başkanı'nın duyması yetmez hemen şu yanı başınızda 2017'den sonra değişiklik nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde bir kişinin iradesi çok önemli. O Beştepe'de oturan sayın Erdoğan da sesinizi mutlaka duymalı" dedi.